29. Bağımlılık Dayanışma Günü Konuşma Metni
Değerli konuklar,
İstanbul AMATEM’in 29 yıldır aralıksız kutladığı “Bağımlılık Dayanışma Günü“ne hoş geldiniz.
Hasta, hasta yakını ve çalışan birlikteliğinin en güzel örneklerinden birine daha hep birlikte tanık oluyoruz.
Hepinizin bildiği gibi bağımlılık zarar verici sonuçlar doğuran bir beyin hastalığıdır.
Ve tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de bağımlılık sorunu çok tehlikeli boyutlara ulaşmıştır.
Ülkemizde alkol, uyuşturucu gibi maddelere başlama yaşı gitgide düşmektedir.
Değerli konuklar,
Madde kullanımı sadece madde kullanan kişileri değil aileleri, aynı zamanda çevreyi ve tüm toplumu etkilemektedir. Önemli kayıplara neden olmaktadır.
Bağımlılığın engellemenin en önemli ayağı ise bilinçlendirme ve eğitimdir.
Böyle bir vazife öncelikle devlete, kamu kurumlarına, ebeveynlere ve öğretmenlere düşmektedir.
Hepinizin iyi bildiği gibi, bağımlılığın tedavisi ise, bağımlının kullandığı maddeye, kullanım süresine, kişilik özelliklerine ve oluşan komplikasyonlara göre değişiklik göstermektedir.
Her bireyin tedaviye ihtiyacı ayrıdır ve tedavi bireye özel planlanmak durumundadır.
Öncelikle kişinin tedavi olma isteğinden ve kendi rızasından yola çıkılmaktadır.
Bu süreçlerin başarıyla yönetilmesi kişinin, ailesinin ve tedavi ekibinin ortak katılımı ve başarmayı aynı oranda istemesiyle mümkündür.
Sadece hastaneye yatırarak ya da ilaç vererek bağımlılık tedavisi yapmak mümkün değildir.
Psikiyatr, psikolog, sosyal hizmet uzmanı, rehber öğretmenler, aileler, yakın arkadaşlar ve bağımlı kişiler işbirliği içinde olmalı, bir ekip çalışması halinde sorunun üzerine gitmelidir.
Hastaların çoğu tedavi olduktan sonra 'dünyaya yeniden geldim' demektedir.
Bizler hastaların ve onlarla ilgilenen merkez çalışanlarının başarısını kutlamak için buradayız.
Buradaki herkes kendi rızasıyla yola çıkıyor ve büyük bir irade ortaya koyuyor. Bizlere ve hasta yakınlarına da onlara destek olmak kalıyor.
İşin temelinde katılım, irade ve başarıyı istemek yatıyor.
Bunlar olmadan yol almak mümkün değildir.
Tedavi ettiğimiz hastalar, bağımlıların kendilerine sordukları 'acaba başarabilir miyim?' sorusu için bir umut, etraflarına birer rol model olmaktadır.
AMATEM ve ÇEMATEM’de tedavi görmüş ancak sessiz kalmış bugün burada bizimle başarı öykülerini paylaşacak hastalarımızı yürekten kutluyorum.
Onları bu medeni cesaretlerinden dolayı tekrar kutluyor, hepinize hastalarımıza ve bize verdiğiniz destek için teşekkür ediyorum.
Tekrar hoş geldiniz.